Dün akşam bir kaç ay önce veda ettiğim matbaada bulunan arkadaşlarım ile noel yemeğine gittik. Her sene gittiğimiz El Grecco restoranında bir araya gelip yemek yedik.
Gestern Abend habe ich mich mit meinen alten Arbeitskollegen aus der Druckerei zur Weihnachtsfeier getroffen. Wie auch die Jahre zuvor haben wir uns im El Grecco Restaurant in Alzey getroffen.Bu sene tam tamına 16 kişiydik ve eski iş arkadaşlarımı görmek beni çok mutlu etti.
Annemde halen matbaada çalıştığı için, onunla birlikte gittik ve Tatjana'nin kocası bizi hem bırakıp, hem tekrar gelip eve bıraktı sağolsun.
Hava karlı. Saatlerce kar yağdı ve noel yemeği için çok uygun mir atmosfer oldu diyebilirim.
Diesmal waren wie 16 Personen und ich habe mich gefreut, dass ich somit einige wieder sehen konnte.Bei Schnee und Regen hat Tatjanas Mann uns hingefahren und auch abgeholt. Danke an ihn an dieser Stelle.Her sene yaptığımız gibi bu senede yine tombala çekilişi ile hediyelestik. Her gelen elinde ufak bir hediye ile geldi ve hediyelerin üzerine numaralar yapıştırıldı. Sonra bir kutunun içine koyduğumuz numaralardan çekiliş yaptık. Kime hangi numara çıktı ise, o numaralai paket onun oldu, böylelikle içinde bulunan hediye de.
Bu sene bana çok şeker şeyler çıktı.
Wir wussten am Anfang gar nicht, wo wir unsere ganzen Wichtelgeschenke abstellen sollten. Annemarie hat dann die zwei Kindersitze zusammengeschoben und hat sich somit zu Helfen gewusst. İlk önce paketleri nereye koyacağımızı şaşırdık. Yemekten sonra tombalaya geçeceğimiz için, oturduğumuz bölümde bulunan çocuk sandalyelerini bir araya getirip üzerine dizdik.
Bunlarda bana çıkan hediyeler. Solda ki vanilya kokulu bir mum. Sağdaki şeker şeyler de tuzlukla, biberlik.
Das sind meine Wichtelgeschenke. Eine Duftkerze und die süßen kleinen auf der rechten Seite, sind Pfeffer und Salzstreuer.
Buda banyo yaglarim. Yani dinlenme amaçlı banyo suyuna karistirabilecegim kokulu yağlar.
Und das sind meine Öle für ein Wohlfühlbad. Sonradan tekrar bir cekilisimiz oldu. Matbaada her çeşit eşyayı paketledigimiz için ve bazen firmalardan gelen eşyalar fazla olduğundan ya matbaada saklanıyor, yada dağıtılıyor. Yine birşeyler kalmış olacak ki, kalan eşyaları paket yapmış getirmiş arkadaşımız ve "hayda, bu nereden çıktı?" diyerek tekrar çekiliş yaptık. Bana on numara çıktı.
Danach gab es noch mal eine Verlosung und es kam uns vor, als würde es gar kein Ende mehr nehmen. ;) Yani anlayacağınız masa hediyeler ile doldu taştı.
Der ganze Tisch war voller Geschenke.