31 Temmuz 2014

Senden Önce Ben

 
Birbirlerine aşktan başka verecek hiçbir şeyleri yoktu...

Yaşamın ince detayları Loudan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu...

Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.

Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lounun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur?

Mucizelere inanmıyorsanız durup bir kez daha düşünün...

"Sakin Son Bölümleri Otobüste Giderken Okumayin. Ağlamamak için kendinizi tutmaya çalışırken bir enkaza dönüşebilirsiniz."
Tracy Williams

"Bu kitabı okuyunca duygudan duyguya koşacağınız bir lunaparka girmiş gibi oluyorsunuz. Okurken dünyayı ve zamanı durdurmak isteyeceksiniz."
Dooster

"Arkadaşların elden ele dolaştıracağı bir roman olacak. Moyes karizmatik, gerçekçi ve çarpıcı karakterler yaratmayı çok iyi biliyor."
The Independent

"Sizi bu kadar içine çekecek başka bir kitap bulmanız çok zor. Yıllardır okuduğum en güzel kitap."
Gill B.

"Bu hikâyeyi kitap bittikten çok uzun bir süre sonra bile hatırlayacak, her daim yanınızda taşımak isteyeceksiniz."
Romantic Book Lover
Kaynak: Goodreads
***
Gercekten de son sayfalari bu gün eve dönerken okudum ve aglamamak icin kendimi zor tuttum.
Bir cok yerde bu kitap hakkinda yorumlar okumustum ve beni üzücü fakat bir o kadar da muhtesem bir kitabin bekledigini biliyordum.
Bazen sevgi her seyin üstesinden gelemiyor. Sevdiginiz bir adamin hayatta kalma istegi yoksa, koynuna uzanip ölmesini beklemek zorunda kaliyorsunuz. 

30 Temmuz 2014

Tati

Bir zamanlar annemin calistigi matbaada bende calistim. Hemde 11 sene. Saka maka orta okula giderken basladim iki sene önce biraktim. Neyse annemin is arkadasi var. Rus. Cok tatli bir kadin. Izine gitmisti bir kac gün önce. Bize Matruska bebegi getirmis. Cok sekerler.


Tati bu günlerde biraz mutsuz. Is yerinde bir kac sorun yasamis. Kadinin iki tane kedisi var. Kedinin bir tanesi agaca cikmis. Sonra kendini yere atmis kedi. Tati de bilmiyor kedi hep dört ayak üzerine düser.
Kediyi yakalamaya calisinca kedinin patisi Tati'nin yüzünde hasar birakmis.
Is yerinde de görevli patrona bildirmis. Patron Tati'yi yanina cagirmis ve kocasinin onu dövüp dövmedigini sormus. Tati sok olmus tabi ki. Ne dövmesi demis. Benim kocam beni bu güne kadar hic dövmedi.
Sonra Tati'nin sinirleri alt üst olmus. Annemi aramis. Demis böyle böyle.
Kadinin evde sorunlari var. Tahmin ettigine göre kocasi onu aldatiyor. Yaptigim yemekleri yemiyor. Camasirini ayri yikiyor. Kiyafetleri hep parfüm kokuyor - diyor.
Cok üzüldüm ben bu duruma.
Ne kadar zor bu ikili iliskiler. 27 yillik esin kalkiyor seni aldatiyor.
Tati cok seker bir hatun. Adam gercekten onu aldatiyorsa miki kopsun insallah.

#hayattanKesitler 

15 Itiraf - MiM

Canim, kuzum, blogcanim insanyavrusu beni mimlemis. Buraya 15 adet itiraf yazacagiz. Bakalim kac tane gelecek aklima.

1. Bilgisayar dilinde kullanilan alt tire (_) nefret ederim
2. Soru isaretlerini hic sevmem hayata
3. Dilimde sag tarafta kocaman bir kara leke vardir
4. Kolumda dogustan kirmizi bir leke var. Ben büyüdükce o da büyüdü. Zamanla hac isaretine benzedi. Simdi daginik bir kac nokta halinde.
5. Orta okulda arkadaslar tuvalette sigara icerken bende yanlarinda oldugum icin yakalandik. Eve bilgi gitmesin diye 1 hafta okulun bahcesini temizledim.
6. Orta okulda etek giydigim bir gün "Yemegin salcalisi, Ahu'nun kalcalisi" diyen bir uyuzun burnunu kirdim.
7. Annemin bana ara sira verdigi harcliklari biriktirip kitap aldim.
8. Zamaninda arkadaslik duygularimi istismar edip baska arkadaslarima tanistirdigim bir insandan nefret ediyorum. Ben ilk defa dost kazi O. Bey sayesinde yedim ve hayatimda nefret duygusunu onun sayesinde tattim.
9. Hayatimda gözümün önünde ölse, aglamayacagim insanlar var.
10. Atatürk'ün imzasini dövme olarak yaptiracaktim. Politik sorunlar yasarim diye vaz gectim.
11. Lise'ye gectigimde bana Erzincan'lisin Kürt, Alevisin o zaman dediklerinde Kürt, Alevi ne demek dedim. Bilmiyordum.
12. Ben rüyalarimda kimin ölecegini görüyorum. Son yillarda durdu bu rüyalar cok sükür. Bu yüzden annem "aman sen kimseyi görme rüyanda" der.
13. Dini inanclarim kuvvetlidir. Ama ben ne zaman dua etsem hüngür hüngür aglarim.
14. Tatli degil de daha cok tuzlu seyleri severim.
15. Ben dondurmaya dondurma demem limonlu olmayinca.

Ay insanyavrusu. Ne zor bir mim bu yahu.
Mimliyorum: Anarsi, Seyma Tanis, Simarimtirak Cikolata, Keske Gercek Olsa, Müptezel, Ness'in Kelebekleri, Titania'nin Cöplügü

Kendinle Yüzles - MiM

Dördüncü Tekil Sahis'tan mim gelmis. Sag olsun.

♣Geçmişin olmasaydı bugün ortaya koymakta olduğun şey ne olurdu?
Ben bu soruyu pek anladigimi söyleyemem. Gecmisim olmasaydi bu günkü ben ben olmazdim.
32 yasindayim ama gecmisimde su oldu, bu oldu dedirtecek olaylar yasamadim hayatimda.

♣Annen, baban senin için ne ifade ediyor?
Annem ile babam benim icin cok sey ifade ediyor.
Annem biraz atarli bir kadindir. O tarafimi ondan aldigima inaniyorum. Her ne kadar göstermesede cok duygusal ve tipik bir Aslan kadinidir.
Babam sakin, sessiz. Her zaman siginabilecegin bir liman gibidir.
Ikisini de cok seviyorum.

♣İmkansız olduğunu düşündüğün herşeyin kapılarını açmak için ne kadar gönüllü olurdun?
Hayatta imkansiz diye bir sey var mi? Sanmiyorum. Insan istedikten sonra er yada gec her imkansiz kapiyi acabilir. Su an ki durumuma cok uyuyor bu. Ben baska bir kapi aciyorum hayatimda egitimimi bitirmem icin. Pes etmeyecegim.

♣Şu an sen kimsin ve ne kadar büyük,parlak ve faydalı bir macera ortaya koyacaksın?
Ben su an hic bir sey degilim. Kücük bir Ahu Kader'im. Macera dolu bir hayat istemiyorum. Sakin sessiz, ruhumu dinlendirebilecegim insanlar olmali etrafimda.

♣Kalbin daha önce kırılmamış olsaydı ne kadar neşeli, inanılmaz,olağanüstü,değerli ve tümüyle doyurucu bir ilişki içinde olurdun?
Insanlara gereginden fazla deger vererek kalbimizi kirmalarina yine izin veren biziz. Bir süre sonra köreliyor insan. Her zaman dürüst olmaktan yanayim. Hem arkadas iliskilerinde, hemde ikili iliskilerde.    

Mim icin tesekkür eder yapmayan kaldi ise yapsin derim. 

Yabanci - Albert Camus


Yabancı
Albert Camus'nün (1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan Yabancı, aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen olduğu bir varlıkın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın başkişisi Meursault, bir simge kahraman değildir, adı olmayan bir Yabancıdır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir. Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçlu: Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışma... Camus'yle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramamıştır. Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir, der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.

Albert Camus Cezayir doğumludur. Yoksul bir işçi olan babası I. Dünya savaşı sırasında ölünce, İspanyol asıllı olan annesi çocuklarına bakmak için ev işlerinde çalışmak durumunda kalmış, Camus, küçük bir evde, erkek kardeşi, anneannesi ve felçli dayısı ile geçirmiş çocukluğunu. Eğitimi ve dolayısıyla felsefeci/yazar kişiliği, bu yoksulluk içerisinde tamamıyla rastlantısaldır.

Kaynak: Goodreads
***
Katildigim okuma senliginde Fransiz edebiyatinin bir yazarindan bir kitap okumam gerekiyordu. Bende ne zamandir okumak istedigim fakat bu güne kadar bir türlü okumaya firsatim olmayan Albert Camus'u sectim.
Kitap'in baskahramani tamamen kendi halinde yasayan annesini bir yaslilar yurduna vermis olan birisidir. Kitap annesini kaybetmesi ve cenazeye gitmesi ile baslar. Olaylar sonradan alir basini gider. Bir türlü hayatta dikis tutturamamistir. Sevdigi bir kadin vardir. Komsusu sayesinde girdigi bir kavgada cinayet isler ve hapise girer.
Hapiste ise sorgular sirasinda bile her seye Yabanciligi ön plana cikar. 

 

25 Temmuz 2014

Bin Muhteşem Güneş


Bin Muhteşem Güneş
Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi…

Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı. Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden…

Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar…

Khaled Hosseini, hasreti, dostluğu, aşkı ve insanlığı en iyi anlatan yazarlardan. Başarıyla kurduğu olay örgüsüyle, çıkmaz yolların nasıl düzlüklere açılabileceğini gösteren yaratıcı bir kalem.

Bin Muhteşem Güneş, kelimenin tam anlamıyla "beklenen" bir roman…
(Tanıtım Bülteninden)
***
Kitabi cok begendim. Okuma senliginde kitap adinda bir rakam gecen kitap kategorisine dail ettigim bu kitap cok güzeldi. Kitabi almanca okudum. 
Kitap 4 bölümden olusuyor. Meryem ve Leyla'nin arasinda yas farki vardir fakat bu kadinlar yasantilarinin getirdigi olumsuzluklar yüzünden birbirlerine kuma olurlar.
Ilk baslarda soguk bir rüzgar essede Meryem ve Leyla birbirine alisir ve anne kiz gibi yasamaya baslar. 
Tek söyleyebilecegim su ki cehaletten en cok kadinlar zarar görüyor bu dünyada.
 

Talih Vol.4

Dün saat birde üniversiteye gidip sinav kagitlarima baktim.
Hic bir umudum yoktu ama hatalarimi görmek istedim.
Heyecandan bildiklerimi bile yanlis yapmisim ve yaptigim bir kac seyi de begenmeyip bir sürü puan kirmis prof.
Sinirlerim zaten alt üst vaziyette aglamamak icin kendimi zor tutsamda biraz olsun agladim.
Ben aglarken prof ne yapsa begenirsin?
Yanimda götürdügüm arkadasima Sherlock Holmes'dan bahsetti.
Vay dedim ben senin agzina ...
Insanlikla ilgili yok lan bunlarin.
Sinirim tepeme cikmadan ciktim odadan.
Müdüriyete gittim ve s.ktir nagmemi aldim.
Bu güne kadar kazandigim tüm sinavlarin belgesini de aldim ve diger prof'a imzalattim.
Ben bu bölümü bitirip diplomami bu adamin gözüne sokmazsam ...
Neyse.
Kalin saglicakla.

23 Temmuz 2014

Blog Tasarimi

Bir cok arkadasim blogta kullandigi tasarimi degistirmis.
Iyi olmus hos olmus, fakat fark ettigim bir sey var.
Tasarimi degistirenlerin hepsinde yorumlara abone olma kutucugu kaybolmus.
Ben birine yorum biraktigimda abone kutusuna basiyorum ki göreyim yorumuma ne cevap verilmis.
Bu tasarim harikalarini yaratana sesleniyorum.
Abi bir el at.
Kutuyu geri getir.

--

Siyah Beyaz.
Asil.
Keske'ler olmadan yasanilan günler ...
Keske olsalar.


_

Ne kadar iyi arkadas biriktirmisim halimi hatirimi sormadan okulumu soranlar -.-
Nazardan böyle oldugunun farkindayim.
Yada kendimi kandiriyorum.
Insanlar ...
Ne konustugunu bilmeden konusan insanlar.
Karsisindakinin derdini dinlemeden,
teselli verdigini sanan insanlar.
Her seyde bir hayir vardir.
Vardir bir sebebi.
O kadar da calismistin yani.
Sabahin köründe ne oldu okul isi diye mesaj atanlar.
Kimseye laf anlatacak gücüm yok.
Kimsenin icimde ki firtinayi anlamasini da beklemiyorum zaten.
Beni bana birakin diye bagirasim var,
kalp kirmayayim diye susuyorum.

Insanlar ...
begenmedigi her seyi yerin dibine sokar
Begendigini de baskasinin gözüne sokar

21 Temmuz 2014

Narkoz - MiM

Sevgili Narkoz beni mimlemisti. Unutmadim. Sinavimi kaybetmenin getirdigi hüzün ile pek bir yazi yazasim yok aslinda. Ama bu mim'i yapmak boynumun borcu olsun.
Bes kelime vermis Narkoz. Buyurun.

- Ask
Her sey asktan bu hayatta. Anne'ye baba'ya duydugumuz ask. Onlarin birbirine duydugu ask ile tohumdan bedenler kazanmamiz. Tanri'ya ask. Her sey asktan bu hayatta.

- Hayat
Hayat pekte güzel bir sey degil aslinda. Elma'ya aldanmasalardi da atilmasaydik buraya lan dedigim cok oluyor. Yine de her seye ragmen yasanilmaya deger. Kendimiz katiyoruz degerini.

- Umut
 Umut garibin ekmegi. Hep umut ediyorum ben.

- Aci
Birini kaybetmenin acisi cok kötü. Bir de birini kaybetme ihtimalinin verdigi aci. Bu daha da kötü.

- Gülmek
Her seye ragmen gülümsemek... Bazen hicte kolay olmuyor degil mi? Somurtan insanlari sevmem. Hafif bir gülümseme takinin etrafinizda ki insanlar icin. Inanin her sey daha güzel oluyor bu sayede.

Mim icin tesekkürler. Yapmayan kaldi ise yapsin bir zahmet.

Okuma Senligi Birinci Ay

2. Kategori (10 puan): Sadece tek bir kitabını okuduğunuz ve sevdiğiniz bir yazardan bir kitap.
Okundu: Das Leben und Sterben im Uncle Sam Hotel, Charles Bukowski, 118 sayfa, Fischer Yayinevi 
3. Kategori (10 puan): Bir şiir kitabı.
Okundu: Nazim Hikmet, Ilk Siirler 8, Adam Yayinlari, 224 Sayfa  
9. Kategori (10 puan): Yabancı bir yazardan bir öykü kitabı.

Okundu: Der Kleine Prinz/Küçük Prens - Antoine de Saint Exupery, Raucg Yayinevi, 93 Sayfa 
11. Kategori (10 puan): Yasaklanmış bir kitap.
Okundu: Hayvan Ciftligi/Farm der Tiere | George Orwell | Diogenes Yayinevi | 144 Sayfa
Bir Stalinizm eleştirisi olmakla birlikte, II. Dünya Savaşı yıllarında müttefiklerini kızdırmak istemeyen İngiltere'de sansüre uğramıştır.
23. Kategori (10 puan): Mektuplardan veya anılardan oluşan bir kitap.
Okundu: Sevgili Milena Mektuplar, Franz Kafka, Say Kitap Pazarlama, 266 Sayfa  
25. Kategori (10 puan): Yabancı dilde bir kitap.
Okundu: Gece Evi 10, Almanca Adi: Verloren,Kindle Yayini, 496 Sayfa 
26. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 15 puan, toplamda 45 puan): 3 kitaplık bir seri veya aynı seriden 3 kitap.
Okundu:
Gece Evi 7, Almanca adi: Verbrannt, 593 sayfa, Fischer FJB Yayinevi  
Gece Evi 8, Almanca Adi: Geweckt, Fischer Yayinevi, 432 Sayfa
Gece Evi 9, Almanca Adi: Bestimmt, Fischer Yayinevi, 544 Sayfa   
 
 
 
 Toplam 9 Kitap okudugum icin 9*10 = 90 puan 
 Toplam 2.910 sayfa okudugum icin 29 puan
26. kategoride ki kitaplarin hepsini okudugum icin ekstradan 15 puan 
Toplam: 90+29+15 = 134 puan  

20 Temmuz 2014

Milena'ya Mektuplar - Franz Kafka


Kafka, yapıtlarını Çekçe'ye çeviren Milena'ya, istirahata çekildiği Meran'dan mektuplar yazar. Dostça başlayan mektuplaşmalar bir süre sonra tutkulu bir aşka dönüşür. Üstelik yalnız mektuplarda kalan bir aşktır bu. Kierkegaard ve Werther'in aşkı gibi, Milena'yla mektuplaştıkları üç yıl boyunca iki ya da üç kez buluşan Kafka, her buluşma sonrasında suçluluk içinde kıvranır, kendinden tiksinir, kahrolur; ancak buna rağmen bir sonraki buluşma anını büyük bir özlem içinde bekler. Milena'nın evli, kendisinin nişanlı olması dahi bu özlemi öyleyemez. Bu sebepledir ki Milena'ya yazdığı mektuplar, aşkın soyluluğunu ve soysuzluğunu yansıtır. Büyük bir yazarın iç hesaplaşmalarını, duyarlılığını sergiler...
Kaynak: Goodreads
***
Kitabi pek sevdigimi söyleyemem. Aslinda kitapta sadece Franz'in degil de Milena'nin da cevaplari olsa daha güzel olurdu.
Yinede not ettigim bir iki satir var.
Notlarim:
"Hicbir Alman kendi dilinden beklemez öyle bir egilmeyi, böylesine kisisel yazmayi göze almaz da ondan!"

Kisi nelere sahip oldugunu bilmeyen bir "kapitalist" aslinda.

23. Kategori (10 puan): Mektuplardan veya anılardan oluşan bir kitap.

 

18 Temmuz 2014

Talih Vol.3

Dün Prof.'dan haber geldi. Ikinci prof bulunmus. Sinavimi kontrol etmis ve kaybettigime oda kanaat getirmis.
Sinavimi kontrol edecek tamda adamini bulmuslar ya hadi neyse.
Kendimi ne kadar üzsem bosuna olan oldu artik.
Haftaya persembe gidip sinavima bakacagim ondan sonra s.ktirnagmemi alip Bingen ve Frankfurta basvuracagim.
O kadar bunaldim ki anlatamam.

Küçük Prens - Antoine de Saint Exupery

Hiç kimsenin kitabımı özensizce okumasını istemem doğrusu. Bu anılarımı yazarken çok üzüntülü anlar yaşadım. Arkadaşım koyunu ile birlikte beni bırakıp gideli tam altı yıl oldu. Onu burada anlataya çabalıyorsam, bu biraz da onu unutmamak için. Arkadaşı unutmak çok üzücü bir şey. Herkesin arkdaşı olmamıştır. Arkadaşımı unutursam, kendimi o, sayılardan başka bir şeye değer vermeyen büyükler gibi hissederim sonra.
Çölde uçağı düşen pilotun başına dikilip "Bana bir kuzu resmi çiz." diye tutturan, gezegeninde tek başına bıraktığı gül için de acı çeken, büyük insanları anlamakta zorlanan Küçük Prens... Buğday saçlı, gizemli küçük çocuk... Yaratıcı pilot-yazar Antoine de Saint Exupery ile arasındaki benzerlikler çarpıcı. Küçük Prens'in gün batımlarında hüzünlenip düşündüğü dört dikenli gülü varsa, Saint-Exupery'nin de Arjantin Postaları için çalışırken tanıştığı, Salvadorlu Consuelo adında bir sevgilisi var. Ve onunla evlenmiş. 1944 yılı Temmuz ayında Korsika'dan havalanan uçağı, Akdeniz'de kayıplara karışmadan dört gün önce Consuelo'ya: Sizi seviyorum, sizi hep koruyacağım. diye yazmış. Ama Küçük Prens'in gülünü fanus ile kapatıp korurken, o deli dolu, başına buyruk Consuelo'ya esasında pek söz geçirememiş, onu kanatları altına alamamış. Uçağın kalıntıları, 60 yıl sonra Nisan 2004'ün başlarında Marsilya açıklarında bulundu. Kaza mı, intihar mı bilinmiyor. "Gerçeği sadece yüreğinle görebilirsin." diyen yazar, bu dünyaya veda edip giden Küçük Prens gibi yok olup gitmiş.
Kaynak: Vikitap
***
Bu güne kadar hic okumamistim ben bu öykü kitabini. Ayip ettigimi biliyorum. Birde dünyada bunca seveni olmasina ragmen. Öyle ki manyak gibi Kücük Prens'in her seyini toplayan arkadaslarim var.
Cok güzel ve düsündürücü bir öykü kitabi.
Okudugum Dil: Almanca
Almanca adi: Der kleine Prinz
Rauch Yayinevi
93 Sayfa

9. Kategori (10 puan): Yabancı bir yazardan bir öykü kitabı.

16 Temmuz 2014

Hayvan Ciftligi - George Orwell


İngiliz yazar George Orwell (1903-1950), ülkemizde daha çok Bindokuzyüzseksendört adlı kitabıyla tanınır. Hayvan Çiftliği onun çağdaş klasikler arasına girmiş ikinci ünlü yapıtıdır. 1940lardaki reel sosyalizmin eleştirisi olan roman, dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biridir. Hayvan Çiftliğinin kişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirirler. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar; kısa sürede önder bir takım oluştururlar, devrimi de onlar yolundan saptırırlar. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romanda önder domuzun, düpedüz Stalini simgelediği açıkça görülecektir. Öbür kişiler bire bir belli olmasalar da, bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir. Romanın alt başlığı Bir Peri Masalıdır. Küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değildir; ama roman, bir masal anlatımıyla yazılmıştır.
Vikitap
***
Okudugum Dil : Almanca
Almanca Adi: Farm der Tiere
Diogenes Yayinlari
144 Sayfa

11. Kategori (10 puan): Yasaklanmış bir kitap.
 

Talih Vol.2

Prof'tan hala bir cevap yok. Diger belgemi verecek olan prof ise bu gün bana Prof. 1 ile konusacagini ve benm istegim üzeri haftaya perseme gününe kadar sinav kagitlarima bakmami saglayacagini söyledi.
Simdi bakalim Prof. 1'den Facebook üzerinden haber gelecek mi?
Zaten Prof. 2'ye de onu dedim. Ben önemli bilgileri böyle konusali Facebook üzerinden halletmek istemiyorum dedim.
Ögrenci kollarinda calisiyorum biliyorsunuz.
Müdüriyette ki hanimlar bunun mahkemeye bile gidebilecegini söylediler.
Uni icinde en büyük makama gidip karsi cikabilirim.
Cünkü ikinci bir profun sinavimi kontrol etmemesinden önce notumun sisteme eklenmesi yasak.
Bende ne yüksek makama, nede mahkemeye gitmek istemiyorum.
Bir an önce su sinav kagitlarima bakayim.
Kaybettiysem kaybettim lan.
Verin belgemi gideyim Bingen'e.


Burasi da Bingen iste.

15 Temmuz 2014

Talih

Yogun bir stres yasiyorum. Anlatamam.
Üzerimde ki piskolojik baskiyi atmaya calisiyorum.
Kendimi sokaklara vurasim var.
Sinavimi kaybettim.
Cumartesi ögrendim kaybettigimi.
Bütün gece agladim durdum.
Fakat söyle bir sorun var.
Ben bu sinava son kez katildigim icin sadece sinavi tasarlayan profesör degil, baska bir profesörün de kontrol etmesi lazim.
Ikinci profesör kontrol etmeden notumu sisteme kaydetmeleri bile yasak.
Notumu ögrendikten sonra iki hafta icinde sinav kagitlarimi kontrol etme hakkim var.
Bu kontrol esnasinda puan bulabilirim, yada bunu yanlis degerlendirmissiniz diyebilirim.
Sorun nerede?
Sorun ilk profesörün ikinci profesörü bulmadan benim notumu sisteme kaydetmesi.
Yasak.
Simdi günlerdir bekliyorum.
Belki ikinci profesör son sinaviymis, mezun olacakmis, sunu en kötü not ile gecirelim diyecek. Kim bunun olmayacaginin bana garantisini verebilir ki.
Sinavi tasarlayan hocaya gelince.
Adam bana cevap vermiyor dogru dürüst.
Ancak Facebook'tan yazinca. Nedir bu ya?
Hemde bir bilgisayar mühendisi profesörünün herkesin istedigi anda kolayca hackleyebilecegi, Zuckerberg'in her seyi kayit ettigi FB'den yazmasi ne kadar ironik.

Üniversite icinde bilgisayar mühendisligi ile ilgili diger bölüme gecme sansim var fakat oraya gecince herhalde bir kac daha sinav eklenecek.
Bir kac baska üniversiteye gecme hakkim da var, fakat onlar ilk önce hangi sinavi kaybettigimi kontrol etmek durumunda ve ona göre karar verme durumundalar.
Ve ben kaybettigime dair belge almam gerekiyor.
Hoca ikinci hocayi bulmadan, bunlarin ikisi gercekten kaybettigimi tastiklemeden ve ben sinav kagitlarina bakmadan bu belgeyi de alamiyorum. Fakat bu belge diger üniversitelere basvurabilmem icin gerekiyor.
Zamanla yarisiyorum.
Sansima talihime ...

Gece Evi #10

Gece Evi #9 burada 

Sonunda Zoey isteğini elde etmiş ve Vampir Yüksek Konseyi, Neferet'in gerçek yüzünü görmüştür. Bu sayede Zoey ve çemberi kendilerini ve çok sevdikleri okullarını her geçen gün biraz daha güçlenen Karanlıktan korumak için yardım almaya başlamıştır. Güvensizlik tohumlarının filizlendiği ve Karanlığın karmaşa yarattığı Gece Evi'nde herkesin birlik olması gerekmektedir ama bu, son derece zor görünmektedir… Gerilim gittikçe artarken Zoey ve çemberi Karanlığın galip gelmesini çok geç olmadan engelleyebilecek midir?


Kaynak: Vikitap


***
Almanca Adi: Verloren
Kindle Yayini
496 Sayfa

25. Kategori (10 puan): Yabancı dilde bir kitap.



9 Temmuz 2014

Zirva

Kısa cümleler kurmak
Her gün
Dörtlük gibi
Aman - kim okur
Kim takar Yalova kaymakamını - düşüncesi
Acaba neden Yalova kaymakamını takmıyorlar - sorusu
Kafa bulanıklığı

Türkçe klavye olmama sıkıntısı
Sınav sonucu beklentisi
Cumartesi düğün telaşı
Zayıflamak isteyip zayiflayamama derdi
Ah bu guatr hastalığı
Kısa kısa zırva olsun buda

Charles Bukowski



"Sam Amca'nin Oteli" - burasi Amerika. Amerika'nin yeralti sairi Charles Bukowski'nin oniki hikayesi. Hikayeler, sahneler ve alt tabanin yasam parcalari; icmekten, sarhoslar ile yasamanin ve fahiselerin ve diger marjinal kesimlerin hayati.
Iyi ve kötü iscilikten. Ondan kopamayan kadinlardan, onu terkeden kadinlardan ...
Yalnizliktan ve yerin dibine batmaktan ...
Bukowskinin hayati kirilmis insanlar ile dolu. Kirilmis olduklarini fark etmeyen insanlardan.
Bukowski'nin agzi bozuk. Sevdigi kadinlardan bahsederken bile fiki fikiden baska bir sey anlatmiyor. Satir aralarinda anliyorsun gercekten bu kadinlari sevdigini.
Otel köselerinde yerin dibine giren bir hayat.
Bukowski'yi ya seversin, ya da bu ne diyor - manyak mi bu? - diye bir kenara atarsin kitaplarini.

Okuyun! 


118Sayfa
Fischer Yayinevi 
Das  Leben und Sterben im Uncle Sam Hotel

2. Kategori (10 puan): Sadece tek bir kitabını okuduğunuz ve sevdiğiniz bir yazardan bir kitap.



8 Temmuz 2014

Gece Evi #9

Gece Evi #8 burada 

Karanlığın ruhu tarafından sınanan bir aşk, bu sınavı geçebilir mi?

Tulsa Gece Evi, Işığın ve Karanlığın güçlerinin çarpıştığı destansı bir savaşa sahne olur. Neferet'le çarpışmaya hazırlanan Zoey, Savaşçı Korucuyusu Stark'la birlikte ait olduğu yerde, evindedir.

Kalona ile oğlunun arasındaki bağlar kopmuştur. Nyx'in bahşettiği insan soylu biçimi sayesinde Rephaim ve Stevie Rae sonunda bir araya gelebilmiştir; tabii Rephaim Tanrıça'nın yolunda ilerleyip babasının gölgesinden sakınabildiği sürece..

Peki Zoey gerçekten güvende mi?
Ve en önemlisi, kadere yazılmış olan değiştirilebilir mi?

Okumak için sabırsızlanın....
Kaynak: neOkur.com 

***
Sinavimdan sonra bu gün en sonunda elimde bulunan dokuzuncu kitabi da bitirdim. Bu kitapta cok heyecanli gecti. Kitabin türkce adi Kader. Adim'in olmasi cok hosuma gitti.
Kitapta olaylar olaylari kovaliyor. Cok merak ediyorum onuncu ve sonuncu kitapta nasil olacakta tüm bu olaylar bir sona varacak.
Bu arada seneye gercekten bu kitaplarin filmi yapilacakmis. Hadi gözümüz aydin.

Gece Evi 9
Almanca Adi: Bestimmt
Fischer Yayinevi
544 Sayfa

26. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 15 puan, toplamda 45 puan): 3 kitaplık bir seri veya aynı seriden 3 kitap. 

Nazim Hikmet - Ilk Siirler


Bu benim ilk Nazim Hikmet kitabim. Daha önce orda burda herkes gibi siirlerini okumustum, güzel sözlerini biliyordum ama kitabini hic okumamistim. Katildigim okuma senligi sayesinde siir kitabi olarak bu kitabi sectim ve kitapta ki siirleri begendim.

Nazim Hikmet
Ilk Siirler
Adam Yayinlari
224 Sayfa 

3. Kategori (10 puan): Bir şiir kitabı.
  


7 Temmuz 2014

Heyecanin H'si Vol.2

Dün aksam iftar öncesi cikan firtinadan sonra bu sabah hava soguktu.
Oruc oldugum icin göbek attim yagmur yagdi diye ama ortalik cok kötü zarar görmüs.
Heyecanlanmadan üniversiteye gittim bu sabah.
Tüm agaclar yikilmis. Zaten biliyorsun kampüsün adi "Meselerin altinda"
Tüm meseler yikilmis neredeyse.
Neyse sinava girdim ciktim.
Matematik profesörü gözetlemeye gelmisti.
Imzami attim kagida ve salona girdim.
Bay U. beni cam kenarina oturtacakti ki, niyetliyim lütfen orta siraya oturtun dedim.
Orta sirada yerimi aldim.
56 kisi bu gün sinava katildi.
Salona girenlerden ilk ben oldugum icin herkes imzasini atip girene kadar 15 dakika gecti.
Sinav kagitlarini dagittilar.
Ve doksan dakika.
Basladik yazmaya.
Sinavdan ciktiktan sonra icimde garip bir his.
Kötü anlamda degil.
Aslinda hic bir sey hissetmiyorum.
Iyi gectigini düsünüyorum ama simdi sonucu beklemekten baska bir cagrem yok.
Sicak yine bu gün.
Carsidan otobüse inip eve döndüm.
Vurdum kafayi yattim.
Simdi kendimi bos hissediyorum.
Blog okuyacagim.
Kitap okuyacagim.
Ise gidecegim.
Bakalim ...

6 Temmuz 2014

Heyecanin H'si

Yarin bu saatlerde sinavdan coktan cikmis olacagim.
24 saatten daha az bir süre kaldi.
Normalinde cok heyecan basar beni sinav öncesi.
Su an heyecanin h'si bile yok bende.
Sevgili arkadasim Katharina ile konustuk az önce.
O da hic heyecanli degilim bize ne oluyor böyle? - diye sordu.
Valalhi ya cok calistik her seyi biliyoruz, yada hic bir sey bilmiyoruz ve dünyanin sonu degil - dedim.
Dualarinizi eksik etmeyin ne olur.
Oruc tutanlar gece sahurda bana bir dua okusun.
Sevgiler.

3 Temmuz 2014

Gece Evi #8

Gece Evi  #7 burada

Yıkımın eşiğindeki çaresiz bir genç kız, kalbinin kırılmamasi için ne yapabilir?

Karanlığın gözlerinizi bağladığı yerde, kalbinize güvenmekten başka çareniz yoktur.

Arkadaşlığın sınırları nereye kadar uzanabilir ve bir kızın kalbindeki aşk ne kadar güçlü olabilir?

Vampir yüksek konseyi tarafından aklanan ve tulsa gece evi'ndeki yüksek rahibe konumuna geri getirilen Neferet, Zoey'den intikam almaya yemin eder. Kalona üzerindeki hâkimiyeti, Zoey'e karşi kullanacağı silahlardan sadece biridir. Ancak Zoey Skye Adası'na sığınmış ve orada kraliçe Sgiach tarafindan onun yerine geçmesi için eğitilmektedir. Kraliçe olmak harika olurdu, değil mi? Tulsa'ya neden dönsün ki? Insan refakatçisi Heath'i kaybettikten sonra Zoey ne kendisinin, ne de süper yakışıklı savaşçısı Stark'la olan ilişkisinin asla eskisi gibi olmayacağını bilir.

Peki ya Stevie Rae ve Rephaim? Alaycı kuzgun, Stevie Rae'ye karşı kullanılmayı reddeder, fakat dünya üzerinde Zoey dâhil hiç kimse onların ilişkisini onaylamayacakken elinden ne gelir ki? Babasına mı yoksa kalbine mi ihanet edecek?

Kaynak: neokur.com


***


Evet bu kitabi da soluk almadan okumus olabilirim. Bir yandan sinava hazirlanirken yollarda gidip gelirken bu kitaplar benim kafa dagitmam icin cok iyi oldu.
Bu kitap ta cok heyecanli gecti ve su an elimde serinin dokuzuncu kitabi bulunuyor. Okumaya devam ediyorum. Seri 10 kitaptan olusuyor. Az kaldi.

26. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 15 puan, toplamda 45 puan): 3 kitaplık bir seri veya aynı seriden 3 kitap.  

Almanca Adi: Geweckt
Fischer Yayinevi
432 Sayfa


2 Temmuz 2014

Iki Temmuz 2014

Ölmedim yasiyorum.
Sadece sinavim var.
Zaman ne cabuk gecti son iki hafta hic anlamadim.
Pazartesi son sinavim var.
Gecmek zorundayim.
Üniversite hayatimda son sinavim ve tekrarlama sansim yok.
Umarim basari ile gecerim.
Zira yüzüp yüzüp kuyruguna gelmisken okuldan atilmak ... düsünmek istemiyorum.
Susuyoruz.
Kötü seyleri düsünmüyoruz.
11:45'te yazacagim. Umarim beni gecen sene oldugu gibi cam kenarina oturtmazlar.
Bu sefer de oturturlarsa karanlik bir yer rica edecegim.
Bu mübarek Ramazan günlerinde hâlâ Instagram da yedigini ictigini paylasanlari anlamiyorum.
Vallahi canim kahve cekti demin.
Günahi hepsinin boynuna :)

Sevgiler.