Güz Okuma Senligi Puan Durumu

2. Kategori (10 puan): Hem blogger hem yazar olan yazarlardan bir kitap.  Bu kategoride yazarın Türk olması ve yazdığı blogun en azından 5 paylaşım yapmış olması şart.
Emrah Ates, Ani Koleksiyoncusu, Kent Kitap, 127 s.  ✓

4. Kategori (10 puan): İnstagram, facebook gibi sosyal medya üzerinden oluşturulan ortak okuma gruplarının şenlik süresince okuduğu bir kitap.

Tarik Akan, Anne Kafamda Bit Var, Can Yayinlari, 136 s. ✓

Yalnız burada dikkat edilecek iki nokta bir o kitabın 5 Ekim 2016 - 25 Aralık 2016 tarihlerinde  okunacak olması, iki bu grupların aynı kitabı okuyacak olması. Yani yazar ayları ya da temalı kitap etkinliklerinde okuduğunuz kitaplar sayılmıyor.

5. Kategori (10 puan): Goodreads puanlamasında en az 4.00 puan alan ve minimum 50000 kişinin oy verdiği bir kitap.
Im Labyrinth, James Dashner, Chicken House, 492 s. ✓
Kitabin türkce adi: Labirent: Ölümcül Kacis 

6. Kategori (10 puan): Bir şiir kitabı.

Ahmed Arif, Hasretinden Prangalar Eskittim, Metis Yayinlari, 184 s.  ✓

7. Kategori (10 puan): İsminde bir organ bulunan bir kitap.
Kalp, Yürek, Göz gibi kelimelerin ağırlıklı seçileceğini düşündüğüm bir kategori oldu.
Iki Gözüm Ayse : Sabahattin Ali'nin Özel Mektuplari, Bilgi Yayinevi,  320 s. ✓

8. Kategori (10 puan): Ülkemizde basılı en az 10 kitabı olan yazardan bir kitap.
Uyarı: Aynı kitabı farklı yayınevleri basarsa sayılmaz aman dikkat edin.
Aile Cay Bahcesi, Yekta Kopan, Can Yayinlari, 144 s. ✓

10. Kategori (10 puan): Kategorilerden bağımsız canınızın istediği bir kitap.
Yaz Şenliğinin ev çok okunan kategorilerinden birisini eklemezsek olmaz.

Aldous Huxley, Das Genie und die Göttin, Bertelsmann, 198 s. ✓

11. Kategori (10 puan): Kapağında bir veya daha fazla insan yüzü bulunan bir kitap.
Burada kategorinin esnek olduğunu belirteyim ister insan gölgesi olur ister yüzünün küçük bir bölümü olur tamamen size kalmış. Ayrıca illa ön profilden olması gerekmez resmin yan hatta arka profili de kabul ederim. Umarım anlatabilmişimdir.
Handan, Ayse Kulin, Everest, 272 s. ✓

 

15. Kategori (10 puan): İsminde bağlaç olan bir kitap.
Ama, fakat, lâkin, ancak, yalnız, oysa, oysaki, hâlbuki, ve, ile, ki, de, çünkü, zira gibi.
Ilhami Algör, Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, Iletisim Yayinlari, 65 s. ✓

16. Kategori (10 puan): 200 sayfadan kısa bir kitap.
Bu kategoride 201 sayfayı kabul etmediğimi belirteyim :(
Gercek Hesap Bu, Nejat Isler, Can Yayinlari, 184 s. ✓

 

18. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplamda 70 puan): Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız dört yazardan birer kitap. Yazarların ikisi Türk, ikisi yabancı, ikisi kadın, ikisi erkek olmalı.
Türk Erkek: Kemalettin Calik, 1453, Truva, 248 s.  ✓

Yabanci Erkek: Guillaume Musso, Weil ich dich liebe (Cünkü Seni Seviyorum), Piper, 288 s. ✓
Türk Kadin: Semra Erbas Demirag, Alfa'nin Ask Sirri, Ceres Yayinlari, 144 s. ✓
  

19. Kategori (Her kitap 10 puan dört kitap okunursa ekstra 30 puan toplamda 70 puan): Baş harfleri alfabeye göre sıralanan 4 kitap.

Clarissa, Stefan Zweig, Fischer Verlag, 212 s. ✓ 

Çatıdaki Çimenler, Jehan Barbur, Alfa Yayincilik, 138 s. ✓

Drachenläufer (Ucurtma Avcisi), Khaled Hosseini, Berliner, 386 s.  ✓ 
Ein Engel im Winter, Guillaume Musso, Blanvalet, 396 s. ✓

 (Kategori tamamlandi) 

20. Kategori (Her  bir kitap 10 puan tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan toplamda 80 puan) Aşağıya ekleyeceğim ülkelerde doğmuş yazarlardan bir kitap. (Ben seçeneğiniz bol olsun diye sekiz ülke ekledim siz dört tanesini seçeceksiniz.)
 Ülkeler: Endonezya, Çin, İngiltere, Rusya, Kanada, Almanya, İrlanda, İtalya.
Grigoriy Petrov (Rusya), Beyaz Zambaklar Ülkesi, Elma Yayinevi, 168 s.  ✓

21. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): Kendinizin belirleyeceği bir temaya uyan dört kitap.

E-kitap kategorisini seciyorum
1. Meinte Tochter Amy (Kizim Amy), Mitch Winehouse, Edel Verlag, 256 s. ✓
2. Der Schimmelreiter (Hayalet Süvari), Theodor Storm, Reclam, 159 s. ✓
3. Amok, Stefan Zweig, Kindle, 177 s. ✓
4. Die Erfindung der deutschen Grammatik, Rasha Abbas, Kindle Edition, 160 s. ✓
(Kategori tamamlandi)   
 

 22 kitap 220 puan 

Ekstradan 70 puan 

 4.857 sayfa 48 puan 

Toplam: 338

Yilbasi demek Kartpostal demek #5

Evet kitap grubumun baska bir üyesi olan sevgili Eda bana yilbasi hediyesi göndermis. Öncelikle sunu söylemeliyim ki, ben sadece eslestigim Eleni'ye hediye gönderdim. Tüm kizlardan ayri ayri hediyeler gelince cok mahcup oldum.
Eda cok yetenekli ve bir cok güzel es isleri yapiyor. Kendisi bana ileride kendi mutfagimda kullanabilecegim bir hediye göndermis. Arkadasim aslinda ceyizime katkida bulunmus :) Cok tesekkür ediyorum Edacim sana. Kartpostalina da bayildim.

Noel Pazarlari

Her sene oldugu gibi noel pazarlari bu senede cok güzeldi. Carsamba günü kizlar ile Wiesbaden de ki noel pazarina gitti. Dün itibari ile de noel pazarlari bitti. Bugün burada öglen dörde kadar her yer acik ondan sonra pazartesiye kadar her yer kapali. Dini günler. Noel tatili basliyor.

Soldan saga: Sevinc, Yagmur, Kardesim Eylül, Mona ve ben 

 Hava cok soguktu. Buna ragmen harika 3 saat gecirdik kizlar ile. Noel pazarlarinin meshur icecegi sicak beyaz ve kirmizi saraplardan ictik.

 Sonra tüm noel pazarini dolastik ve kardesim ve ben babam ile eve döndük. Babam aksamlari saat sekiz bucuk gibi Wiesbaden'in tren garinda oluyor is cikisi. Biz de oradan ayri onunla eve döndük.

Hadi bakalim mutlu noeller. Frohe Weihnachten. Merry Christmas.

Yilbasi demek Kartpostal demek #4

Grubumuzun baska bir üyesi benim boncuk gözlü ablam Hülya abla bana el emegi göz nuru bir yemeni göndermis. Kenarlarini kendi islemis. En sevdigim renk yesil oldugu icin ayrica bir yesil sal eklemis. Kendi emekleri ile adimi bir ayraca islemis. Eski zamandan kalma seyleri cok severim. Pek bir nostaljik görünen bir defter eklemis. Defterin sayfalari cesit cesit. Cok sevdim. Baykuslu kartpostala bayildim. Hülya ablaya da buradan tekrar tesekkür ediyorum. Koca yürekli kadin.

Yilbasi demek Kartpostal demek #3

Ayni gün gelen 3 paketin ikincisi de sevgili mektup kardesim, yine kitap dostlari grubumuzun bir üyesi sevgili Tugce'den geldi. Tugce bana daha önce sectirdigi Sunay Akin kitaplarindan Instabul'da bir Zürafa kitabini hediye gönderdi. Yanina ayrica Köln sehrinin noel pazarini gösteren harika bir kartpostal eklemis. Yanina da okudugu sehir Siegen'in ayracini koymus. Cok tesekkür ederim Dudeyin sana :)

Yilbasi demek Kartpostal demek #2

WhatsApp'ta bulunan kitap grubumda Eleni var. Yani benim yavrimou. Kendisi türkce bilen ve ögrenmeye devam eden yunan bir arkadasim. Yilbasinda grubumuzda cekilis yapmistik ve Eleni ile ben eslesmistim. Kendisi bana yilbasi icin cok güzel hediyeler göndermis. Öncelikle kendi cocuklugunda okudugu ve onlarla büyüdügü Aisopos masallarini türkce cevirisi ile göndermis. Yanina kedili cicili bicili bir ayrac eklemis. Üzerinde mini mouse olan bir ekmek tahtasi göndermis. Almanya da ekmekler sabahlari bu tahtalar üzerinde yenir. Ayrica noel kartini cok begendim. Yanina bir de post it ve bir kalem eklemis. Eleni'ye buradan cok tesekkür ediyorum ve bir an önce masallari okumaya baslayacagimi belirtiyorum.

Clarissa

Clarissa Stefan Zweig’in ölümünden önce tamamlayamadigi bir kitabi. Kitabi 1902 yilinda yazmaya baslamis fakat araya baska bir kitabin yazimi girdigi icin tamamlayamamistir.
Clarissa bir asker kizinin disiplinli hayatini anlatiyor. Annesi kücük yasta öldügü icin asker olan babasi tarafindan bir manastira yerlestirilen Clarissa orada cok iyi bir egitim almistir. Savas döneminde bir doktorun yaninda sekreter olarak calisir. Ardindan düsman olan Fransiz bir askere asik olup hamile kalir. Fransiz asker savasa gittigi icin Clarissa ondan bir daha haber alamaz ve hamileligine son vermek istedigi halde yaninda calistigi doktor tarafindan cocugu dogurmaya ikna edilir. Clarissa zor durumdadir. Bir yandan yabanci ve düsman bir askerden bir cocuk beklemektedir, bir yandan da cocugunu babasiz dünyaya getirmenin düsüncesi onu korkutur.
Zweig Clarissa’nin hayatini 1902 ve 1930 yillari arasinda anlatiyor. Kitap aniden bu yillar Clarissa icin kara yillardi diye bitiyor. Kitabi yazarin ölümünden 39 yil sonra cikaran Knut Beck kitabin sonunda iki farkli yöntemle kitabi devam ettirmeye calismis fakat bu bana cok itici geldi. 1930 yilinda birden biten hikaye benim icin tamami ile yeterliydi. Kitabi cok sevdim. Stefan Zweig’i de okumaktan büyük bir zevk aldim.

Okuduklarim

Hangi birini yazacagimi sasirdim. Okuduklarimi instagrama ekliyorum. Uzun uzun kitap yorumu yapmak istemiyorum.

 Biz zincir kitabının daha sonuna gelmiş bulunuyorum. Kitabi başladığım andan itibaren elimden bırakamadım. Müzeyyen'in aile hikayesini okumak cok zevkliydi. İnsan kardeşinden nefret edebilir mi? Bu soruyu sordum kendime. Eger kardeşiniz annenizin ölümüne sebep verdiyse?
Okuyun. Bu kitabini okumamız icin seçen arkadaşım Özlem'e @ozlemeryavuz teşekkür eder bu akşam notlarımı alıp yarın postaneye gidip bir diger arkadaşıma göndereceğim insallah.

 Kitabın Türkçe adı: Ya Sonra.
Bir insanın öleceğini gören bir doktor aniden bir avukatın hayatına giriyor. Araştırmalar sonucu bu iki karakterin hayatlarının daha önce birleştiğini okuyorsunuz. Doktorun yetenegini öğrenen avukat yakında öleceğini idrak ediyor. Muhakkak okuyun.
📚📚
Manche Menschen werden als große Menschen geboren …
und andere Erlangen Größe - Shakespeare

 📚 oysa hayattan bu kadar çok alacakliyken nedense herkes borçlu bir yerlere; oturdukları ev, bindikleri araba, hatta her şey kredi kartıyla alındığı icin içtikleri su bile, hepsi borç ile… O yüzdendi belki de bu kadar çok insanın hiçbir zulme ses çıkarmaması. 📚 Bilirsiniz, aileler kalabalıklaştıkça yalnızlaşırlar. 📚 Sezaryeni saymazsak, hepimiz ayni tür çığlıkların eseriyiz. 📚📚📚
Az önce bitirdim sevgili Emrah'ın @zekocannn kitabını. Yine çok güzel yazmış. Anıları ile kendi anılarıma götürdü beni. Hep güzel yazar zaten yüreği güzel adam. Okuyun.

 Eskiden kendim şiir yazardım. Sonra şiirlerim düz yazıya döndü sonra blog yazısına ama şiir okumaktan hala çok zevk alırım. Yusuf'u sevgili Ekrem @tilbekrem.official ve Zuhal @zuzuistan sayesinde tanıdım. Merak ettiğim bu şiir kitabını da geçtiğimiz ay ısmarlamış Türkiye'den gelmesini yaklaşık 15 gün beklemiştim. Yusuf çok güzel yazıyor. Kitabın içinde ise sevgili Zuzu'nun çok güzel çizimleri var. İçinde en çok sevdiğim şiiri bir önce ki fotoğrafta paylaştım. İnsan kendi adini bir şiirde görünce garip oluyor. Şiir seviyorsanız okuyun.

Evet herkes kasım ayında okuduklarını paylaşıyor. Sağ tarafta göründüğü üzere kasımda 13 kitap okumuşum. Bu benim icin güzel bir başarı. Evde olan tüm kitaplar bitmeden yeni kitap almamaya karar verdim. 📚📚 Sol tarafta ise aralık ayının ilk biten kitabı. Bu kitap Jehan Barbur'un şiirlerinden, şarkı sözlerinden ve dergilerde yayımlanan yazılarından oluşuyor. Kendisini daha hiç dinlemedim ve en kısa zamanda dinleyeceğim. Bu kitabı bana hediye eden arkadasım Havise'ye teşekkür ederim.

Noel Yemegi #2

Gectigimiz persembe günü calistigim matbaa da son is günümdü. Is arkadaslarimdan vedalastim. Gitmeden önce de bir noel yemegi organize etmistim. Ben bu matbaa da belirli araliklar ile hep calistigim icin en son ben gittigimden beri noel yemegi yapmamislar. Madem öyle dedim, hadi organize edelim.
Alzey sehrinde Akropolis lokantasinda yunan yemekleri yemege gittik. Aksam alti da bulustuk.
Wichteln denilen noel hediyelesmesini de gerceklestirdik. Herkes bes euroya kadar bir hediye aldi, paketledi ve yaninda getirdi. Sonra ben paketlerin üzerine numaralar yapistirdim ve numaralarin aynisini da bir kavanoza ekledim. Kavanozdan cektikleri numaralar ile ayni olan hediyeyi kazandi arkadaslarim. Cok eglendik. Bana Ferrero Rocher cikti. Yani kalori. :)

Iyi ki de bu noel yemegini organize etmistim. Gerci bu cuma matbaanin sahibi degistigi icin yeni patronlar da noel yemegi organize etti ama bu yemegi ben sadece kendi calistigim makine bölümü icin organize etmistim. Patronlar olmadigi icin de bol bol eglendik. Kahkahalar havada cinladi. Cuma günü patronun düzenledigi noel yemegine de gidecegim.

Noel Yemegi #1

Iki hafta önce cuma günü yani ayin ikisinde yeni is yerimin noel yemegine katildim. Yeni is yerim 2017 yilinin ikinci gününde ise baslamama ragmen beni bu sene ki noel yemegine davet etme inceligini gösterdi. Ben de hemen sirekti arayip katilacagimi bildirdim.
Aksam saat alti bucukta basladi ve gece on bir bucukta eve döndüm. Yeni is arkadaslarimla tanistim. rahat bir ortamda hepsi ile iyi anlastim ve cana yakin olduklarini gördüm. Yeni is yerimde zorlanmayacagimi hissettim.
Mainz sehrinde Weinhaus Michel lokalinde bulustuk. Burasi bir sarap lokantasi. Malum buralar hep üzüm bagi oldugu icin sarak lokantalari da meshur.
Ne yazik ki o gün kendi telefonum ile fotograf cekmedigim icin internetten aldigim iki görsel ekliyorum.

Yilbasi demek Kartpostal demek #1

Her yilbasi geldiginde kartpostal yazmayi cok severim. Aslinda eskiden bayramlarda seyranlarda da yaziyordum ama artik sadece yilbasinda kart gönderiyorum. Kartlarimin bir cogunu yazdim. Fena halde nezle oldugum icin pazar gününden beri evden cikmadim fakat yarin postaneye gitmeyi planliyorum. Yilbasi döneminde ve daha sonrasinda bana yilbasi vasitasi ile gönderilen kartpostallari da burada yayimlayacagim. Basliga #1 eklememden de anlasilacagi üzere gelen her karta bir yazi yazacagim.

Ilk kartimi sevgili arkadasim Sandra'dan aldim. Sandra bana noel günlerinde ailemle huzurlu günler dilemis. Ayrica yeni yilda baslayacagim is yerimde basarilar dilerken iki bin on alti yilinda birlikte gecirdigimiz güzel saatler icin tesekkür etmis. Cok mutlu oldum.

Mainz de Geocaching

 Geçen gün doğduğum şehir Mainz de geocaching yaptık. Şehrin en büyük hastanesi Uniklinik'te dört saat dolanıp orada bulunan çeşitli binalar ve onların önünde bulunan büstler, camlar, harfleri bir araya getirip toplama çarpma eksiltme arttırma hesapları ile hangi bölümden devam edeceğimizi hesapladık. Tüm hesapları ve bilinmeyenleri bir araya getirince dört cache bulunuyor. Dört saatin sonunda daha 15 bilinmeyenimiz vardı. Hava kararmıştı ve biz soguktan donmuştuk. Tekrar gelip kaldığımız yerden devam edeceğiz. Bunlarda kamerama takilanlar.

Geocaching nedir? Merak ediyorsaniz Vikipedi anlatmis. Tik tik. 

Sekerfare

Kocan Kadar Konus'tan sonra yazar bu sefer Sekerfare ile cikiyor karsimiza ve yazdigi yazilari bir film olarak görmek isteyen genc bir senaristin basina gelen tüm aksilikleri anlatiyor komik bir dil ile bu kitapta.
Yer yer Kocan Kadar Konus'a atifta bulunarak kendi ile dalga geciyor aslinda. Ilk espri güzeldi fakat bu atif tekrarlandikca biraz itici geldi bana.

"Ankara'yı sevmek, şehirde sevilecek tek şeyin Ankara olduğunu bilmektir," derler. 

"Bu durumda en güzel care, dag ile kari bas basa birakmaktir, demis Mevlana. Gün gelip karlar eridiginde dag yolunuzu gözleyince, sizin en güzel cevabiniz baska bir dagdan selam yollamak olacaktir."
Ne kari, ne dagi? Ne diyor bu adam? Kartalkaya'da kayak yapacak zaman sanki.

"Öyle biri degildir," dediginiz herkesin aynen öyle biri cikmasi insani kadrolu deli yapiyor, oarsi bir gercek. 

Die sonderbare Buchhandlung des Mr. Penumbra

Bu kitabin türkce adi "24 saat acik kitapcinin sirri" olarak geciyor. Kitapta web tasarimcisi olan karakterin 24 saat acik bir kitapcida calismasi ile basliyor tüm hikaye. Kitapcinin sahibi Bay Penumbra gelen müsteriler hakkinda bir kitapcikta bilgi toplamasini ve ödünc verdigi kitaplarin asla icine bakmamasini tembihliyor. Evet dogru okudugunuz ÖDÜNC, cünkü kitap satisi yapilmiyor bu kitapcida. 
Sonunda bir seylerin farkli gittigini anlayan web tasarimcisi yazilim ile kitapciyi biraz daha sosyallestirmeye calisirken anliyor ki gece vakti kitaplari ödünc almaya gelen okuyucularin bir kolu gizli bir topluluga dayaniyor. 
Yazilcimi olarak bu kitabi cok sevdim.

 
Bücher: langweilig. Codes: abgefahren. Das sind die Leute, die das Internet regieren. 

Wie sollst du auf Dauer das Interesse an etwas - oder jemandem - aufrechterhalten, wenn die ganze Welt deine Leinwand ist?

Alfa'nin Ask Sirri

Sevgili Hülya abla #zincirkitabi etkinliğimiz için Semra Erbaş Demirağ'dan Alfa'nin aşk sırrı kitabını seçti. Bu kitapta ailesinden yıllardır uzak yaşayan avukat Turgut'un hikayesi anlatılıyor. Yıllar sonra yaşanan olaylardan dolayı abisine avukatlık etmek zorunda kalan Turgut çocukluk ve gençlik yıllarında Alfa lakaplı babasının hayatını nasıl zora soktuğunu anımsıyor. Sonradan anlıyor ki ailesi yaşadığı onca kötü olayı ona yansıtmamak icin böyle davranmış. Çok ilginç bir kitaptı. Hülya ablaya teşekkür ederim.
Alıntı: Ben, rakiplerimi baba evinde öğrenmek zorunda olanlardanım.

Aile Cay Bahcesi

Bir zincir kitabının daha sonuna gelmiş bulunuyorum. Kitabi başladığım andan itibaren elimden bırakamadım. Müzeyyen'in aile hikayesini okumak cok zevkliydi. İnsan kardeşinden nefret edebilir mi? Bu soruyu sordum kendime. Eger kardeşiniz annenizin ölümüne sebep verdiyse?
Okuyun.

Gercek Hesap Bu!

Coktandir merak ettigim kitabi en sonunda edindim ve hemen okudum. Buradan sevgili Nesrin'e sesleniyorum, kitabi bana alip gönderecektin. Alma güzelim. Al ama kendin oku :)

Nejat Isler kitabinda tezgahtarlik yaptigi zamanlardan, tiyatroya gecis zamanlarindan, ünlü olduktan sonra yasadiklarindan, hastaligindan, aslinda tüm hayatindan bahsediyor ve cok tatli bir dil ile bahsediyor.

Okul hayatımın son ve bende en cok iz bırakan öğretmeni, bana "insan" olmanın "erkek" olmaktan daha zor ama daha kıyak olduğunu söyledi.

Beyaz Zambaklar Ülkesi

Ein von Bayan Ahududu (@ahukader) gepostetes Foto am 15. Nov 2016 um 4:11 Uhr

"Her millet iktidar mekanizmasinin başına ya kudretli ya da önemsiz kişileri geçirir. Bunlardan birinin işbaşına gelmesi milletin ahlâkî ve yaşantısına bağlıdır." Atatürk Türk milletinin okuması gerektiği bir yapıt dediği Beyaz Zambaklar Ulkesi'ni okudum. Yazar Finlandiya ülkesini anlatıyor bu kitabinda. 1920 yılında yazılan bu eser o günlerde bugünü görmüş yazarın ütopik bir Finlandiya ve Fin halkını anlatıyor ama günümüz tarihine bakılırsa yazdıklarının ne kadar önemli ve ileri görüşlü olduğunuzu anlayabiliriz.

Güz Okuma Senligi Ilk Yari Puan Durumu

4. Kategori (10 puan): İnstagram, facebook gibi sosyal medya üzerinden oluşturulan ortak okuma gruplarının şenlik süresince okuduğu bir kitap.

Tarik Akan, Anne Kafamda Bit Var, Can Yayinlari, 136 s. ✓

6. Kategori (10 puan): Bir şiir kitabı.

Ahmed Arif, Hasretinden Prangalar Eskittim, Metis Yayinlari, 184 s.  ✓

8. Kategori (10 puan): Ülkemizde basılı en az 10 kitabı olan yazardan bir kitap.
Uyarı: Aynı kitabı farklı yayınevleri basarsa sayılmaz aman dikkat edin.
Aile Cay Bahcesi, Yekta Kopan, Can Yayinlari, 144 s. ✓

10. Kategori (10 puan): Kategorilerden bağımsız canınızın istediği bir kitap.
Yaz Şenliğinin ev çok okunan kategorilerinden birisini eklemezsek olmaz.

Aldous Huxley, Das Genie und die Göttin, Bertelsmann, 198 s. ✓

11. Kategori (10 puan): Kapağında bir veya daha fazla insan yüzü bulunan bir kitap.
Burada kategorinin esnek olduğunu belirteyim ister insan gölgesi olur ister yüzünün küçük bir bölümü olur tamamen size kalmış. Ayrıca illa ön profilden olması gerekmez resmin yan hatta arka profili de kabul ederim. Umarım anlatabilmişimdir.
Handan, Ayse Kulin, Everest, 272 s. ✓

16. Kategori (10 puan): 200 sayfadan kısa bir kitap.
Bu kategoride 201 sayfayı kabul etmediğimi belirteyim :(
Gercek Hesap Bu, Nejat Isler, Can Yayinlari, 184 s. ✓

18. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplamda 70 puan): Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız dört yazardan birer kitap. Yazarların ikisi Türk, ikisi yabancı, ikisi kadın, ikisi erkek olmalı.
Türk Erkek: Kemalettin Calik, 1453, Truva, 248 s.  ✓

Yabanci Erkek: Guillaume Musso, Weil ich dich liebe (Cünkü Seni Seviyorum), Piper, 288 s. ✓

19. Kategori (Her kitap 10 puan dört kitap okunursa ekstra 30 puan toplamda 70 puan): Baş harfleri alfabeye göre sıralanan 4 kitap.
Drachenläufer (Ucurtma Avcisi), Khaled Hosseini, Berliner, 386 s.  ✓
Gehe hin, stelle einen Wächter (Tespih Agacinin Gölgesinde), Harper Lee, Deutsche Verlags-Anstalt, 320 s.  ✓
 

20. Kategori (Her  bir kitap 10 puan tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan toplamda 80 puan) Aşağıya ekleyeceğim ülkelerde doğmuş yazarlardan bir kitap. (Ben seçeneğiniz bol olsun diye sekiz ülke ekledim siz dört tanesini seçeceksiniz.)
 Ülkeler: Endonezya, Çin, İngiltere, Rusya, Kanada, Almanya, İrlanda, İtalya.
Grigoriy Petrov (Rusya), Beyaz Zambaklar Ülkesi, Elma Yayinevi, 168 s.  ✓

21. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): Kendinizin belirleyeceği bir temaya uyan dört kitap.

E-kitap kategorisini seciyorum
1. Meinte Tochter Amy (Kizim Amy), Mitch Winehouse, Edel Verlag, 256 s. ✓
2. Der Schimmelreiter (Hayalet Süvari), Theodor Storm, Reclam, 159 s. ✓
 

 13 kitap okudugum icin 130 puan 

Hic bir kategoriyi tamamlamadigim icin arti puan yok  
2.943 sayfa okudugum icin arti 29 puan 
130 + 29 = 159 puan 

Alindim ...

Dün is görüsmesine gidecegimi yazmistim. Is görüsmesi cok iyi gecti. Yaklasik 40 dakika sonra bir kac kisi daha gelecek is görüsmesine. Size en gec 14 gün icinde belki de daha da önce haber verecegiz dediler. Ise alirsak  aralikta yada yeni senede baslarsiniz dediler.
Bugün matbaada calisirken ögle molasina ciktigimda telefonumda sesli mesaj vardi. Dün görüstügüm beyefendi onu geri aramami rica etmisti.
Aradim hemen cikti ve sizi ise aliyoruz. Kadromuza cok iyi uyacaginizi düsünüyoruz. Pazartesi sabah saat on da gelirseniz birlikte sözlesmeyi hazirlariz dedi.
Inanamiyorum. Ise alindim. Ayin yirmi birinde baska bir görüsmeye gidecektim. Sözlesmeyi imzaladiktan sonra orayi arayip görüsmeye gelmeyecegimi bildiririm.
Bu arada dogdugum sehirde ise gitmek her zaman hayalimdi. Hayalim gerceklesti.

Uçurtma Avcısı

Az önce bu kitabi bitirdim. Coktandir okumak istiyordum. Sadece sunu söyleyebilirim okurken yer yer içim acıdı. Bu kadar da olmaz dediğim oldu. İnsanlar neler çekmiş dedim. Din yüzünden neler çekmiş Hazar'a denilen kesim. 

Afganistan da uçurtma uçuran iki cocugun hikayesi savaş dönemini anlatiyor. İki cocugun annesiz olması başlarda en büyük ortak noktaları. Biri bey oğlu digeri evin çalışanın oğlu. Aralarında ki arkadaşlık saf. Cocuklar işte. 

Ah ah. Çocukların başına gelmedik kalmıyor. İyi ki okudum. 

Is Görüsmesi 1

Eylülün yirmi altisinda yapmis oldugum sunumdan sonra mezun oldum bildigin kadari ile. Diplomami bes hafta sonra gecen pazartesi gidip üniversiteden teslim aldim. Mezuniyet töreni seneye olacakmis. Tören icin davetiye gelecekmis.
Diplomami aldigim gün hemen bir sirkete bas vurdum. Bu sirket dogdugum sehir Mainz de. Pazartesi gönderdigim basvuruyu hemen gözden gecirmisler. Carsamba günü matbaadan döndügümde posta kutusunda is görüsmesi icin davetiye vardi. Yarin sabah saat on da is görüsmem var canim blog arkadasim.
Su an icin heyecanli degilim ama bakalim yarin sabah nasil hissedecegim kendimi. Bilgisayar basinda biraz sirket hakkinda bilgiler edindim.
Hadi bakalim hayirlisi.

Handan

Şanslı sayılırdım yine, kasaba otellerinde yatakta okumaya yetecek kadar ışığı olan başucu lambalarını bulmakta kolay değildir. Malum, Türkler okumaz. 

Kitapta ki Handan karakteri adini babaannesinin okuduğu Halife Edip'in romanı Handan'dan almıştır. Böylece bu kitapta ki Handan yaşamı boyunca Halide'nin Handan'ı ile kendi arasında ortak noktalar buluyor. 📚

Bir çocuğa verilen ismin karakterini ve kaderini belirlediğini biliyorum ve inaniyorum. Ayşe Kulin'de bu konuyu bu kitabında çok iyi işlemiş.