Ilknur'un Cekilisi

Ben yine bir cekilise katilacagim. Kitap denilince, hatta türk yazarlarin kitabi denilince geri kalamiyorum ne yazik ki.

Ilknur'un cekilisine katilmak icin buraya tiklayin tik tik

Ebru'dan gelen mutluluk paketi

Mutlu olduğum bu günde bana sıladan gelen bu paket beni daha da cok mutlu etti. Blogumun bana kazandirdi en güzel şey karşılık beklemeden sevgisini gösteren blog arkadaşlarım. Bir çoğu ile tanışmamış olsam da yıllardır hayatımda var oldukları için hepsi birer dost. Canım Ebru, çok teşekkür ediyorum sana. #blogger #kafadergi #gurbet #otdergi #bandana #hediye #taki #turkiye #almanya #sevgi #dost @ebruligundenkalanlar

Ahu Kız

Morning. Bugün benim için harika bir gün. Tüm sınavlarım bitti. Geriye kaldı staj ve tez çalısması. Öğrencilikten emekli olacaktın diyenler, benim ne çektiğimi bilemezler. İçimde kopan fırtınaları, üzüldüğüm anları, geçen yıllarımı ... Yüzümde ki gülümsemeyi, yüreğimde ki umudu hiç eksiltmedim. 

Kurul Vol.5

Az önce sınav sonucum cikti. Geçerli bir not ile geçmişim. Oh şu an benden mutlusu yok. 

Geriye hiç bir sınav kalmadı. 

Yeah party party 

300, 500. 

Dıptıs. Dıptıs. 

Bu Sartlar Altinda Ölemem

Sevgili Erdi 'Bu Şartlar Altında Ölemem' adlı kitabında 2011 ve 2014 yılları arası yazdığı yazıları toplamış.
Tosbagakitap sayesinde de bu yazılarını okurlara e-kitap halinde sunuyor.

Çünkü yazmak bir zorunluluk hali derken, kendisi de benim gibi blogger olduğu için bana beni anımsatıyor ve onu anlamamda yardımcı oluyor. Çünkü yazmak gerçekten de zorunluluk hali.
Kitabı çok sevdim. Bir oturusta okunuyor. İçindeki yazılar çok samimi ve sıcak. Soma'yı bile hatırlıyoruz. İnsanlığı sorguluyoruz. Aşk'a inanıyoruz yeniden ve aşkı sorguluyoruz.
Bir kalemin kağıda sevdalanması, bir kalem kutusunun dile gelmesini okuyoruz kimi satırlarda. Kitap 3 bölümden oluşuyor. İlk bölüm aşk üzerine.
En çok bu bölümde alıntılar yaptım herhalde. Keşke bitmeseydi dediğim bir kitap oldu. Her bir sayfasını büyük bir zevk ile okudum. Okuyun.

Alıntılar:

Esasında yalnızlık çok fiyakalı bir kaybedenliktir.

Ve adam yazdı... İçinde ki asılmaz sınır çizgisi yerle bir olmuş, artık gerçeği kabullenmişti.

Ve bilmezsin bu yüzden
Yeryüzünü yaşanmaz kılar bir kişinin yokluğu

Diyor ki "Varsın en zalim bir hükümet gibi hüküm sürsün
Dudaklarımın her bir santiminde dudakların
Razıyım..."

Ve evet, insanlar ne der diye düşünerek bir hayat yaşanmaz; harcanır...

Art niyetli sayılmasam da, iyi niyetli biri de sayılmam artık.

Birilerinin ellerinin tersiyle ittikleri başka insanların hayallerini süslüyor. Bu adil mi?

Kurul Vol.4 galiba

Evet sayın okuyucalar :) Kuruldan bir ses soluk çıktı. Ama halen tatmin edici bir durum değil. Bay F. bana mail attı. Kurul başvuruma onay vermiş. Yani kabul edildi dilekçem. Fakat tüm imzaların bir araya gelmediği için ve tutanak tam anlamı ile bitmediği için, şimdilik size sadece böyle haver veriyorum dedi.
Şimdi de tutanağın tutulmasını bekliyorum. Tutanak tutulduktan sonra diğer hocaya yazıp notumu öğreneceğim. Asıl önemli olan sınavı gerçekten geçmiş olmam. Yoksa bütün bu süreç boşuna olmuş olacak.

Cekilis: Sebo'nun Günlügü

Sevgili Kitap Agaci arkadasim Sebo'nun Günlügünde cekilis var. Kendisi ile daha yeni tanismis olduk fakat severek okudugum bir blog. Cekilise katilmak istiyorsaniz buyurun link Sebo'nun Günlügü

Bugüne kadar kac cekilise katildim. Seytanin bacagini Esra'nin yaptigi cekilis ile kazanmis oldum. Belki buda benim nasibimdir.
Sevgiler.

10 Amazon Yüksek Doz Yasam

Kitap Ağacı Almanya kardeşim Tuğçe benimle çok önemli bir kitabını paylaştı. Kitapta 10 Amazon kadın meme kanseri olduklarını öğrendikten sonra neler yaşadıklarını anlatıyorlar. Kitapta olan her hatunu çok sevdim. Hepsinin kendine özgü tavırları, kanser ile mücadele etme şekilleri var. Kimi benim yaşımda, kimi benden büyük, kimi ise 1991 doğumlu olan kardeşim ile yaşıt. Kitabı okurken boğazım düğümlendi. Elim mememe gitti. Her kadın kendini kontrol etmeli. Bu güzel kitabı okuduğum için çok mutluyum. Tuğçe'ye teşekkür ediyorum. Ağlarken beni en çok "Madem o kadar çok şeye katlanıyorum o memeler büyüyecek" diyen Ayşenur @pembekurdeleli güldürdü. Okuyun. Okutun. #10amazonyüksekdozyaşam #kisokumasenligi #meme #memekanseri #destek #pembe #kadin

A photo posted by Ahu Kader (@ahukader) on Jan 24, 2016 at 11:31am PST

Kitap Ağacı Almanya kardeşim Tuğçe benimle çok önemli bir kitabını paylaştı. Kitapta 10 Amazon kadın meme kanseri olduklarını öğrendikten sonra neler yaşadıklarını anlatıyorlar. Kitapta olan her hatunu çok sevdim. Hepsinin kendine özgü tavırları, kanser ile mücadele etme şekilleri var. Kimi benim yaşımda, kimi benden büyük, kimi ise 1991 doğumlu olan kardeşim ile yaşıt.
Kitabı okurken boğazım düğümlendi. Elim mememe gitti. Her kadın kendini kontrol etmeli. Bu güzel kitabı okuduğum için çok mutluyum. Tuğçe'ye teşekkür ediyorum. Ağlarken beni en çok "Madem o kadar çok şeye katlanıyorum o memeler büyüyecek" diyen Ayşenur güldürdü.
Okuyun. Okutun.

Alıntılar:
Hastalık insana acizliğini daha çok hissettiriyor. Küçük şeylerden de mutlu olabilmeyi öğretiyor.

Bakış açısı her şeydir.
Önemli olan, başkalarının sizi nasıl gördüğü değil, sizin kendinizi nasıl gördüğünüzdür.

'Anneciğim, artık senin ne kadar güzel olduğun bir kez daha kanıtlanmış oldu; saçların yokken bile güzelsin!'

Kemoterapinin yan etkileri yüzünden ayağa kalkamayacağımı, dört yıl hiç yürüyemeyeceğimi, canımın çok yanacağını, hastalığımın bulaşacağını sandıkları için arkadaşlarımın bir daha asla yanıma gelmeyeceklerini ise hiç kimse söylemedi.

Bir anneydim fakat çocuk oluşum bakiydi.

Kanser zengin hastalığıymış.

Kararmasın yeter ki
Sol memenin altındaki cevahir!

Aşkın Gözyaşları 4

Tebrizli Şems'in dilinden Hallac'ı okumak...

Aşk; bir elif miktarı sevilmek için gelen her çileye kimi zaman darağacında kimi vakit kör bıçaklar arasında bir vav gibi hamuş olabilmektir.

Biyografik roman dizisinin dördüncüsü olan bu kitapta Sinan Yağmur Hallac-ı Mansur'u anlatıyor. Kitap ancak 137. sayfadan sonra başlıyor diyebilirim. Ondan önce Şems ve Mevlana'yı okuyoruz ki Hallacı bekletiyor bu sayfalar.

Bir Demlik Düş

"Akşamki dayaktan kalma morlukları kapatıp sabahleyin sessizce işe giden kadınlara; veli toplantısına yırtık ceketiyle gelip çocuğunun yanında başı dimdik duran babalara; gözünden akan kızıl kana bakmadan çocuklarına bembeyaz süt veren annelere; güçlü avuçlarında güçsüzlüğü biriktirip kendi gizemini hapse atmış adamlara; ölümüne birkaç saat kala gözünü 'keşke'lerle kapatacak ihtiyarlara; ve sırtındaki tırnakları yenice hissedip dudağındaki 'belki'lere çaresizce âşık olan gençlere düş içirmem gerekiyordu…"
(Tanıtım Bülteninden)
Sevgili arkadaşım Huriye kitap zinciri etkinliğimiz için daha önce hiç okumadığım Murat Gülen'in ‘Bir Demlik Düş’ kitabını seçmiş ve çok iyi etmiş.
Murat Gülen bizi bu kitabında Murat ile tanıştırıyor ve Murat'ın düşlerinde gezmeye başlıyoruz. Yazarın ve kitabın anlatıcısının adının aynı olması bence bir tesadüf degil.
Altı çizilecek cümleler ile dolu. Not alınacak satırlar ardı ardına okutuyor kendini. Yazar günümüzün olaylarına, insanların sosyal medya sayesinde nasıl farklılaştığına düşleri sayesinde çok güzel dokundurmalar yapıyor.

2016 Hedeflerim

Sevgili arkadaşım Yonca bana 2016 yılında ki hedeflerimi sormuş.
Benim o kadar büyük hedeflerim yok aslında. Yılların geçmesi ile birlikte vay anasını bu sene de geçti, saat on iki hadi sokağa çıkayım, milletin havai fişeklerini seyredeyip yatayım, ertesi gün kalkınca vay anasını bugün ayın biri diyen biriyim.

Ama kendime göre hedeklerim daha doğrusu isteklerim var.

1. Yılan hikayesine dönen üniversiteden mezun olmak.
2. Daha fazla kitap okumak.
3. Kendime biraz daha fazla önem göstermek.
4. Kilo vermek, sağlık sorunlarımı göz ardı etmemek.
5. Bana değer veren arkadaşlarıma daha fazla vakit ayırmak.
6. Daha önce gitmediğim bir kaç şehire gitmek.
7. Bu sene daha fazla film seyretmek istiyorum.
8. Kalıcı olan bir iş yeri bulmak.

Özellikle kimseyi mimlemiyorum. Katılmak isteyenlerin hedeflerini severek okuyacağım.

İş Görüşmesi

Yaklaşık Ekim ayından beri staj yeri arıyorum. 14 hafta staj yapmam gerekiyor diplomamı almam için. Yılbaşı ve noel tatili öncesi bir çok yerden red geldi. Yılbaşından sonra şansım açılır diye düşünüyordum.
Bir arkadaşımın vasıtası ile bir şirkete başvurdum ve dün beni arayıp bugün için randevu verdiler.
Tren, otobüs aktarma derken yaklaşık iki saat yol gittim.
Şirket Wiesbaden şehrinde Ren nehrine nazi bir malikhanenin içinde. İyi hoş çok güzel. Bilgisayar yazılımcısı olduğum için şirkette sadece erkeklerin dolanması beni şaşırtmadı.
Bay H. ile görüştük konuştuk. Yapmak istediğim üzerinde yoğunlaştık. Herşey iyi güzeldi. Ne zaman başlamak istersiniz diye sordu. Hemen başlıyabilirim fakat iş anlaşmasını üniversiteye iki hafta öncesinden iade etmem gerekiyor dedim.
İş anlaşması için bir ön taslak var mı diye sordu - ayarlayabilirim dedim.
Tamam o zaman taslağı bana mail ile gönderirsiniz ondan sonra başlarsınız dedi. Ne kadar maaş vereceksiniz dedim.
Stajerlere maaş vermiyoruz aslında dedi. (küfür)
14 hafta sabah sekiz akşam 6 çalışacağım, projelere katılacağım, yazılımını yaptığım programları müşteriye satacaklar ama maaş vermiyorlar.
Maaşsız benim için zor, sağlık sigortam var dedim.
O zaman siz iş anlaşması taslağını bana mail ile gönderin bende o arada bir bakayım, belki yol parası ayarlayabilirim dedi.
Yol parasının neyini ayarlayacaksın zaten öğrenci biletim var ya lan - demedim.
20 dakikalık görüşmeden sonra şirketten çıktım ve iki saatlik yolculuk sonunda evime geldim.

İnsanı salak yerine koyuyor bunlar ya.

Çöl Çiçeği

Çöl Çiçeği yazarı Waris Dirie'nin hayat hikayesi. Somaliden Amerika'ya uzanan hikayesini anlatıyor. Çöllerde büyümüş 13 yasında altmış yaşında bir adama karı olarak verilmek istendiğinde annesinin de yardımı ile kaçmış bir kızın hikayesi. Kaçarken başına neler geldiğini, kaçtıktan önce ve kaçtıktan sonra hayatının nasıl geliştiğini detayı detayına anlatıyor Waris.
Nasıl tecavüze uğradığını, nasıl babası tarafından dayak yediğini, nasıl annesinin üstüne 17 yaşında olan bir kızın kuma getirildiğini anlatıyor. Londra'ya amcasının yanına gidip hayatının düzeleceğini zannederken amcasının evinde nasıl 4 yıl boyunca hizmetli gibi çalıştığını anlatıyor.
Kitap Waris'ın sünnetini de ele alıyor. Kız sünnetini anlatıyor uzun uzun. Nasıl çölün ortasında şehvet duymasın, kızlığını ileride ispatlayabilsin ve herşeyden en önemlisi evlenmeye uygun bir kız haline gelmesi için, bir jilet ile vajinasının nasıl kesildiğini anlatıyor. Sonrada bildiğimiz iplik ve iğne ile tüm vajinasının dikildiğini ve sadece ufak bir deliğin açıkta bırakıldığını okuyoruz. Buraları neden bu kadar detaylı anlatıyorum? Çünkü ağlayarak okuduğum ve dinimi sorguladığım satırlar oldu.
Günümüzde halen günde neredeyse 6000 kız sünnet ediliyor. Bu sünnet edilişler kızların ölümüne, ileride anne olamamalarına, ufak bir delikten ne idrar nede reglleri akabildiği için iç kanamalara neden oluyor.
Umarım kadının mal gibi bakılmadığı bir dünya bir gün gerçekten gerçekleşir.

Maviye İz Süren

Mesafeler engel degil sevmelere. Mektup ve blog arkadaşım Bahar sevgili kızı Gülce ile bana çok güzel bir yeni yıl kartı göndermişler. Az önce postacı zili çaldı ve iadeyi taahhütlü postanız var dedi. Çok Mutlu oldum. Bahar'ım ayrıca sevgili blog arkadaşımız Deep Tone'nun kitabı Sade ve Derin'i göndermiş bana. Okunacaklar arasına eklendi. Bahar cok tesekkur ediyorum ve öpüyorum seni ve Gülceyi. 

Kurul

Yeni yıl başladı. Birinci ayda toplanacak kurul dediler ama hangi gün toplanacağını demediler. 

Dün aksam hocama mail attım. Hangi gün  toplanacağını sordum. 

13.1. Toplanacaklarmış ve ertesi gun size haber veririm diye yazmış hocam. 

Dualara ihtiyacım var. Sınava girişimi kabul ederler insallah. 

Mekanik Kalp / Die Mechanik des Herzens

"Liebeskummer mache Menschen nun mal zu Monstern der Melancholie." Ein wunderschönes Buch. 

Mekanik Kalp'i okumadıysanız eğer okuyun. Saf ve temiz bir hikaye. 

Jack doğduğu anda kalbi donduğu icin Guguk kuşu saati takılır ve göğsünde mekanik bir kalp ile yaşar. Ona aşık olmak yasaktır çünkü mekanik kalbi buna dayanmayacaktır. 

Animasyon filmide varmış. Bu arada ayracım sevgili hurisC'nin hediyesi.  Sayesinde her ay yeni bir ayracım olacak. #kisokumasenligi daha önce okumadığım yabancı erkek kategorisi. 

Freizeichen

Ich habe mir vorgenommen, dieses Jahr über jedes Buch, welches ich lese, ein paar Zeilen nieder zu schreiben.
Ildiko von Kürthy schreibt einfach super. Es kommt einem so vor, als würde man mit jemanden über das Geschriebene reden und nicht lesen.
In diesem Buch geht es um eine 30-jährige Frau, die zwischen zwei Männern steckt und sich nicht entscheiden kann. Um einen klaren Kopf zu gewinnen, nimmt sie eine Auszeit und reist zu ihrer Verwandten nach Mallorca.

Tersyüz

Yabanci yayinlarindan cikan bir kitabim ise Tersyüz. Kitabin almancasini okumak istemedim cünkü bu cevirisinin cok iyi oldugunu duydum. Olaylar Amerika'da geciyor ve 5 gencin savasa gitmesinden bahsediyor. Olaylar, kasabanin papazinin kizi Fern, onun tekerlekli sandalyeye bagli olan kuzeni Bailey ve Fern'in askere gitmeden önce asik oldugu güresci, savasta yüzünün bir tarafini kaybeden Ambrouse arasinda geciyor.
Bana insanligimi, arkadasligi ve herseyden önce her seyin güzellik olmadigini animsatan bir kitap oldu.

Goodreads

Goodreads.com sayesinde iki yildir cok güzel bir sekilde okudugum kitaplari not aliyorum.
2015 yili basladiginda yillik okuma hedefi olarak 70 kitap kayit etmistim.
Bu rakami gectim.
Iste istatistiklerim.

2015 yilinda toplam 128 kitap ve 32.831 sayfa okumusum.
Okudugum kitaplarin en kisasi Marie Graßhoff'tan 20 sayfalik Fatal Lights kitabi.
Okudugum kitaplarin en uzunu Leo Tolstoy'dan 964 sayfalik Anna Karenina.
Okudugum kitaplardan en taninani Paulo Coelho'dan Simyaci.
Okudugum kitaplardan en taninmayani sevgili blog arkadasim Emrah Ates'in Hayat Meyhanesi kitabi.